TR|EN
Güncel
E-Bülten Aboneliği
Tevfik Seno Arda Lisesi
Yayınlar > Çelik Yapılar
Sayı: 86 - Ocak - Şubat 2024

Yapısal Çelik Günü


ÇELİK YAPILARIN HASAR KONTROL TESPİT ÇALIŞMALARINDAN ÇIKARILAN DERSLER

ADYA Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı ve Endüstri Kaynak Mühendisi Sedat Konuklu, 24. Yapısal Çelik Günü'nde gerçekleştirdiği sunumda, deprem bölgesinde çelik yapılarla ilgili yapılan hasar tespit çalışmaları ve bu süreçte elde edilen deneyimler hakkında katılımcılara bilgi aktardı.

6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından 29 Mart 2023 tarihinde Dernek Başkanımız Yener Bey’den bir telefon aldım. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından bir yazı geldiğini, hasar gören illerde (Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Gaziantep, Adana, Şanlıurfa, Malatya, Diyarbakır, Osmaniye, Kilis, Elazığ) çelik yapıların hasar tespitlerinde görev almak üzere uzman kişilerden oluşan hasar tespit ekiplerinin oluşturulması ve 30 Mart 2023 (ertesi gün) tarihinden itibaren göreve başlanmasının istendiğini belirtti. Depremden etkilenen bölgede olduğum için hızlı bir şekilde kurduğumuz ekipler ile Bakanlığın koordinasyonunda çelik yapıların hasar tespit çalışmalarına katıldık. Ziyaret ettiğimiz yapıların çoğu, hasar tespiti yapılan ve sonuçlarına itiraz edilen yapılara aitti. Bunların içinde de ağır hasar raporu verilen ve üretimleri durdurulan fabrikalar da bulunuyordu.

Deprem sonrası yapılan hasar tespit çalışmalarında aşağıdaki nedenlerle bazı firmalar mağduriyet yaşamıştı:
  1. Betonarme ve yığma yapılar için hazırlanan mevzuat göz önüne alınarak tespitler yapılmaya çalışılmıştı.
  2. Çelik yapılar için Hasar Kontrolü Kılavuz Dokümanı bulunmamaktadır. (TUCSA tarafından taslak hazırlama çalışmalarına başlanmıştır.)
  3. Hasar tespiti için yönlendirilen kişilerin çelik yapılar konusunda bilgi düzeyi doğal olarak yetersizdi.
Bu durum, depremde ciddi hasar alan şehirlerin tekrar toparlanabilmesi için kritik bir faktör olan sanayinin durma noktasına gelmesine sebep oluyordu. Çelik yapılar, sadece sanayinin canlanmasına katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda halkın moral motivasyonu açısından da önemli rol oynuyordu.

Bakanlığın talebi üzerine acil müdahale edilmesi istenen ilk yapı, Hatay’da inşaat demiri üreten yaklaşık 1000 kişilik çalışan kapasitesine sahip bir işletmeydi. Şirket yetkilileri kararın yanlış olduğunu düşünüp çıkan rapora itiraz etmişler. Bu firmanın önemli olmasının sebebi, deprem sonrası ortaya çıkacak konut sorununa yönelik en öncelikli malzemelerden birini üretiyor olması. Yaptığımız tespit çalışmasının sonucunda yapıda ciddi bir hasar olmadığı tespit edilip, fabrika tekrar devreye alındı. Hasarların genellikle iş makinalarının veya ürünlerin taşıma ve depolama esnasında çarpması sonucu gerçekleşen hasarlar olduğu görüldü.


 
Mevcut mevzuata göre, yapılan tespitlerin esas amacı, binanın performansını değerlendirmek olmadığı için sadece depremin etkisi ile oluşan hasarların değerlendirilmesi. Ancak yapılan hasar tespitlerini uzman akademisyen ve mühendislerden oluşan TUCSA Hasar Tespit Çalışma Grubu’nda değerlendirdik ve depremde meydana gelen hasarların hayati olup olmadığına birlikte karar verdik.

İtiraz başvurusu yapılan diğer yapı yine Hatay’da büyük bir yapısal çelik firması. Yapının genelinde hiçbir hasar oluşmamış. Fakat çalışanların dinlenmesi için kırma taş istinat duvarı üzerine sonradan ek olarak bir sundurma yapılmış. Ana yapıdan bağımsız bir noktada bulunuyor. Ancak kontrolü yapılan fabrika ile aynı adreste olduğu için ağır hasar raporu verilmiş. Buraya da bizim ekiplerimiz tarafından müdahale edilip, hasarlı alan güvenlik şeridine alınıp, işletme üretime başladı.



Hasara itiraz edilen diğer yapımız ise Kahramanmaraş bölgesinde bulunan büyük bir tekstil firmasının kojenerasyon tesisinin bulunduğu, prekast beton ve prefabrik kolon üzerine çelik makasların monte edildiği karma yapı. Rüzgâr kolonları arasına yapılan örme duvardaki çatlaklar sebebi ile binaya ağır hasarlı denilmiş. Binada başka hasara rastlanmadığı için itiraz değerlendirilip bina tekrar devreye alınmıştır.



Kahramanmaraş’ta bulunan diğer yapımız çelik profil ve inşaat malzemeleri satan bir firmaya ait bir depo. Yapı içerisine sonradan eklenen ofis binasının bölme duvarlarında hasarlar mevcut. Ayrıca yapıda bulunan gezer köprülü vincin raylarından kurtulup aşağı düşmesi ve bunun sonucunda dış bölme duvara zarar vermesi nedeniyle oluşan hasarlar tespit edildi. Yapının ana çelik taşıyıcılarında herhangi bir hasar gözlenmemiştir. İlk tespite giden arkadaşın gördüğü manzara biraz kötü olduğu için yine ağır hasar raporu verilmiş.



Doğru tespitlerin yapıldığı fakat gereksiz itiraz başvurularının olduğu yapılarla da sıkça karşılaştık. Bunlardan birisi yine Hatay’da bir sanayi sitesinde bulunan osb, mdf ve plywood satışı yapan depoya ait. Bu depoda yaklaşık olarak depremden üç yıl önce bir yangın çıkmış. Binanın taşıyıcı makaslarının bir kısmı büyük ölçüde yanmış. Fakat sonrasında hiçbir tadilat yapılmadan depo aktif olarak kullanılmaya devam edilmiş. Yaşanılan depremde de sadece yapının taşıyıcı olmayan dış bölme duvarları yıkılmış. Fakat çelik karkas aynı şekilde durmaktadır. Depo sahibi, binasının yangında hasar aldığını ve depremden hiç etkilenmediğini belirtmişti. Eğer ki verilen ağır hasarı düzeltebilirsek, hızlıca binanın tadilatına başlayacağını ifade etmişti. Bu zamana kadar bu şekilde çalışılmış olması bile durumun kritikliğini gözler önüne sermiştir. Bu yapı depremden önce hasarlı olduğundan, depremde de ne kadar hasar aldığının tespitini yapamayacağımız için ağır hasarlı olarak kalmasına karar verdik.



Biraz önce bahsettiğim yanan depo ile bağlantılı aynı yapı içerisinde başka bir işletme daha bulunmaktadır. Burada da ağır hasarı destekleyen tespitlerimiz olduğu için ağır hasarlı olarak bırakıldı. Fakat burada ilginç bir durum mevcuttur. Bunlar aynı çelik yapı içerisinde birbirlerinden ara bölmeler ile ayrılan depolardır. Yani aynı yapı içerisinde bahsettiğimiz yanan depo, ortada hafif hasar almış başka bir firmanın deposu ve şu an bahsettiğimiz yapı bulunmaktadır. Ortada bulunan depoya hafif hasarlı raporu verildiğinden, herhangi bir itirazda bulunulmadığı için tarafımızdan işlem yapılamadı fakat yetkili arkadaşlar bilgilendirildi. Ağır hasarlı bölümlere yıkım için gidildiğinde hafif hasarlı bina için nasıl bir işlem yapılacağı ile ilgili bir bilgimiz yok. Bunların dışında yanan makas her iki binanın da taşıyıcı makası. Nasıl hafif hasar aldığı da soru işareti olarak kaldı.



Ayrıca, kimi firma sahiplerinin yeterli bilgiye sahip olmaması sebebiyle, kimilerinin ise bilinçli olarak delilleri kararttıklarını fark ettik. Bu firmalardan ilki, Kahramanmaraş’ta normalde yüksekliği 10 metre olarak tasarlanmış düzgün bir yapı. Firma sahibinin kararı ile 5 metresinde bir arakat oluşturulup alt katı kendileri kullanmaya başlamış, üst katı da başka bir tekstil firmasına kiralamışlar. Firma sahibinin anlatımı ile yapı çok sağlam olduğu için gelecek yüklerin çok etkilemeyeceğini ve tasarımının kendisine ait olduğunu belirtti. Yapının tasarım aşamasında hesaba katılmayan arakat beton ve tekstil makinaları yükleri taşıyıcı sistemin depremde zarar görmesine sebep olmuş. Yapının bazı kısımlarında sonradan yapıldığı belli olan tadilatlar gözümüze çarptı. Firma sahibine sorduğumuzda bu tadilatların depremden önce oluşan korozyonları gidermek amacı ile yapıldığı iletildi. Binayı incelemeye devam ettiğimizde bazı alanların kilitli olduğunu ve anahtarlarının kiracısı olan tekstil firmasında olduğunu söyledi. Biz de oraları görmeden herhangi bir işlem yapamayacağımızı belirttik. Sonrasında kilitler açıldığında yapının aldığı hasarları net bir şekilde görebildik. Yapıya daha fazla müdahale etmemesi gerektiğini firma sahibine ilettik.



İkinci binamız ise sanayi tipi çelik tencere üreten bir imalathane. Firma sahibi beton kolonlarda derin çatlaklar olduğunu belirtti. Atölyenin durmaması ve üretimin devam edebilmesi için acil bir şekilde onarıma girdiğini ve getirdiği bir ustanın gerekli gördüğü yerleri güçlendirdiğini anlattı. Öncelikli olarak hasar alan yerler sıvanmış ve sonrasında çelik kolonlar ile güçlendirme yapılmış. Yapılan işlemin yanlış olduğu anlatıldı ve tadilata devam etmemesi için bilgi verildi.

Kahramanmaraş’ta bir çırçır fabrikası. Betonarmeden oluşan kısım tamamen yıkılmış ve molozlar temizlenip kaldırılmış. Betonarme kolon üzeri gördüğünüz karma yapıda ise çelik çatı, beton kolonlarda oluşan hasar sebebi ile aşağı doğru yatmış. Firma sahibi, bir kepçe yardımı ile bu çatıları eski yüksekliğine getirip, altlarına çelik ayaklar atarak güçlendirmeye çalışmış. Yaptığı uygulamanın kabul edilebilir olmadığı anlatıldı. Kendisini ve çalışanları daha fazla tehlikeye atmaması için bilgilendirme yapıldı. Bina için de acil yıkım kararı verildi.



Karşılaştığım ilginç olaylardan bir tanesini daha sizinle paylaşmak isterim. Kahramanmaraş’a ilk girişimde dikkatimi çeken bir şey oldu. Yolun belirli bir kısmında bütün elektrik direklerinin yıkıldığını gördüm. Bu durum çok ilginç geldiği için fotoğrafladım. Sonrasında yolun geri kalan kısmında hiçbir hasar olmadığını fark ettim. Yıkılan direklerin tamamı beton direklerdi, yıkılmayan ve hasar görmeyenler ise çelik direklerdi.



Deprem Hasar Tespit Çalışmasından Öğrenilenler

1. Mevzuat Kapsamında Belirlenmesi Gereken Hususlar:
a) Deprem bölgelerindeki sanayi yapıları, çelik taşıyıcı sistemli olmalıdır.
b) Fay hattına belli mesafedeki tüm yapılar, "Özellik Arz Eden Bina" statüsüne alınmalı ve tercihen çelik olmalıdır.
c) İskenderun ve Antakya'daki gibi deprem bölgelerinde çok katlı çelik yapılar inşa edilmelidir.
Bu hususların mevzuat kapsamında belirlenmesi, daha güvenli ve dayanıklı yapıların inşa edilmesine katkı sağlayabilir.

2. Çelik Yapıların Deprem Sonrası Hasar Tespit ve Değerlendirme Dokümanı:

Yapı İşleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlığına başlanan "Çelik Yapıların Deprem Sonrası Hasar Tespit ve Değerlendirme" dokümanı bir an önce tamamlanmalı ve Bakanlığa sunulmalıdır. Bu doküman, çelik yapıların deprem sonrası etkilerini daha iyi anlamak ve hasar tespiti yapmak adına önemli bir araç olacaktır.

3. Yapıların Periyodik Performans Analizi:

Yapıların inşaatı tamamlandıktan sonra, fonksiyon değişikliği ve çeşitli tadilatlar nedeniyle yapısal güvenliğini kaybetme riskini azaltmak için periyodik performans analizi gibi yöntemler kullanılmalıdır. Bu sayede yapıların güvenliği sürekli olarak gözden geçirilecek ve gerekli önlemler alınabilecektir.

Bu öneriler, gelecekteki yapıların depreme karşı daha dirençli ve güvenli olmasına yönelik tedbirlerin alınmasına katkı sağlamayı hedeflemektedir.


 
Çelik Yapılar - Sayı: 86 - Ocak - Şubat 2024

Kendimizi Sınayalım

KENDİMİZİ SINAYALIM 86



© 2014 - Türk Yapısal Çelik Derneği