Dünyanın en önemli korozyon kazası Hindistan’ın Bhopal kentinde 2-3 Aralık 1984 gecesi UNION CARBIDE firmasının Haşere ilacı üretim tesisindeki patlama olarak gerçekleşti. 1984’den bu yana resmi ölü rakamı 3 bin civarında açıklanırken, gayri resmi kaynaklara göre 20 binin üzerinde can kaybı oldu. Etkilenen yaralı sayısı ise 120 bin dolaylarında oldu. Patlama sonucu ortama yayılan zehirli Metil İzosiyanat (MIC) gazı zehirlenmesiyle. Suyun MIC deposuna kaçması ile oluşan ısı yükselmesi gazın ortama karışmasına neden oldu ve bu vahim sonuçları doğurdu. Zehirli gaz 2 saat 15 dakika boyunca ortama karışmıştı.
Korozyon Nedenleri
Çok özetle “Yanlış tasarruf politikası ve kararları” diyebiliriz. Yanlış malzeme kullanımı, Kalite ve emniyet cihazlarından tasarruf, Manuel ve yedeksiz emniyet cihazlar, Yetersiz kontrol cihazları, Gereksiz tasarım değişikliği, Tek bir ıslak gaz temizleme bacası, Ara MIC depolama tankı, Tek gaz yakma kulesi, Kötü bakım, Kötü yönetim, Eksik eğitim.
Korozyon bir malzemenin, genelde metal veya alaşımın içinde bulunduğu ortamda tepkimeye girerek bozunması ve tasarım amacına cevap veremez hale gelmesine verilen addır. Bozunma, malzemenin fiziksel, kimyasal, mekanik veya elektriksel özelliğinde değişim olarak ortaya çıkar. Korozyon hem "Bozunma" olayına hem de bunun sonucu uğranılan zarara verilen addır.
Korozyon malzeme yüzeyinde enerjinin yüksek olduğu bölgelerden düşük olduğu bölgelere hareketi sonucunda oluşur. Korozyon deprem, fırtına gibi tabi bir olaydır.
Korozyon Neden Önemlidir?
Başta insan olmak üzere tüm canlılar ve bitkiler için hayati tehlike yaratır. Tahrip ettiği metali yerine koymak için tabiat daha fazla zarara uğratılır. Çok büyük maddi kayıplara sebep olur. Malzeme, sermaye, emek, enerji ve bilgi kaybı oluşturur.
Korozyon Nerelerde Meydana Gelir?
Korozyon metalin bulunduğu her ortamda ve yerde "Metal-Ortam” tepkimesi sonucu oluşur. Nerede? Suda, toprakta, hava ile temasdaki yüzeylerde, beton içindeki donatılarda, canlıların vücüdunda, yüksek sıcaklıkta, kimyasal çözeltilerde, ergimiş metallerde, kaçak akım etkisi ile bakteri etkisi ile.
Nerelerde diye bakarsak, atom santrallerinde, tüm taşıma araçlarında, tüm fabrikalarda, tüm yaplarda, köprülerde, limanlarda, hava alanlarında, tüm boru ve boru hatlarında ve hatta canlıların vücutlarındaki metallerde…
Korozyonun neden olduğu ekonomik kayıp ile sermaye, malzeme, enerji, emek ve bilgi kaybına uğrarlar. Korozyon ayrıca çevreyi kirleten, doğal kaynakların tahribine neden olan, Insanlar başta olmak üzere canlıların hayatını tehlikeye atan bir değişimdir. Korozyon kaybı “Doğrudan” ve "Dolaylı" kayıplar olarak iki başlıkta ele alınır. Doğrudan kayıplarda yapının sahibi veya işletmecisinin uğradığı korozyon maliyeti, tasarım, imalat ve inşaat maliyeti ile yönetim maliyeti hesaplanır. Dolaylı kayıplar yapı sahibi veya işletmecisi dışındaki kişilerin uğradığı korozyon maliyetidir. Uğranılan dolaylı kayıp hem maddi hem de manevi olarak doğrudan kayıptan sayısız derece daha büyüktür.
Korozyonla Mücadele
Öncelikle mücadelenin önemini anlaması gereken kurum ve kişiler, başta devlet kurumları, sanayi, akademik çevreler, araştırma kurumları ve en önemlisi de halkın bilinçlendirilmesidir. Bu alanlarda yapılacak tüm çalışmalar önemli sonuçlar sağlayacaktır.
Korozyonla mücadele konusunda uyanış korozyonla mücadele bilincini geliştirecek ve en iyi mühendislik uygulamalarının yaygınlaşmasını sağlayacak halkın emniyeti ve sağlığı ile metalik yapıların güvenilir performansı ve kullanım ömürleri artacaktır.
Korozyonla mücadelenin öneminin anlaşılması uzun vadede ekonomik, emniyetli ve uzun ömürlü sistemlerin üretimini sağlayacak ve bu da korozyonun maliyetini ve doğal kaynak israfını azaltacak, hayatı daha emniyetli hale getirecektir.
Korozyon kontrolü konusunda özellikle yeni malzemeler geliştirme ve seçiminde, yaratıcı yüzey işlemler geliştirmede ve yapıların korozyon durumunu kontrol için sensörler geliştirme ve veri toplama alanında yapılacak araştırma-geliştirme faaliyetleri çok önemlidir.
Korozyonla mücadele amacıyla dünyanın çeşitli kuruluşları güç birliği yapmak için bir araya gelirler. Dünya Korozyon Organizasyonu (The World Corrosion Organization), Avrupa Korozyon Federasyonu (EFC), Türkiye’de 1978 yılında Ankara’da kurulan Korozyon Derneği bu amaçla sayılabilir.
Türkiye Korozyon Derneği yayınlanan en önemli kitapların yayın hakkına sahiptir. İki yılda bir KORSEM adı verilen korozyon sempozyumları gerçekleştirir. Yine de Dünyada kapsamlı ve dereceye giren korozyon eğitimi veren yüksek öğrenim kurumları azalmıştır. Diğer taraftan bilim ve teknolojilerde gelişmeler bazı alanların önemini artırmıştır. Örneğin nano teknoloji alanında araştırma ve geliştirme günümüzde çok önem kazanmıştır. Korozyon nano boyuttahminleri istatistik çalışmaları ve veri toplamaya dayanan modelleme yolu ile gerçekleştirilmektedir. Nano boyutta yapılacak korozyon çalışmaları ömür modellemesini daha tutarlı temellere oturtacak, daha sıhhatli modeller geliştirilmesini ve dolayısı ile de daha etkin korozyon kontrolünü mümkün kılacaktır. Bu konuda Avrupa Birliği ve ABD’de yoğun çalışmalar yapılmaktadır.
Korozyon Eğitiminde Paradoks
Özellikle mühendislik ve teknoloji eğitiminde tasarım yapacak mühendisler, makine, elektrik-elektronik, inşaat, mimar, petrol ve kimya mühendisleridir. Ancak genelde bu dallarda yeterli korozyon eğitimi verilmemektedir. Yoğun korozyon eğitimi alan örneğin malzeme mühendisleri ise tasarım açısından aktif rol oynamamaktadırlar. Bu durum, düzeltilmek istenmesine rağmen tüm dünyada uygulama değişmemektedir.
Korozyon kontrolü konusunda sertifika bazında eğitim, özellikle teknisyen seviyesinde çok önemlidir. Bir çok ülkede bunu dernekler yapmaktadır. Sertifika verecek kuruluşlarla ilgili standartlar yayınlamıştır, örneğin en bilineni EN ISO 15257: 2017 gibi. Böylece konuyu akredite kurumlar oluşturularak disipline etme ve yaygınlaştırma amaçlanmaktadır. Ülkemizde de Korozyon Derneği bu konuya ciddi olarak eğilmektedir. Bu alanda odalarla da müşterek çalışmalar sinerji yaratabilir.
Sanayi ve Korozyon
Sanayimiz korozyon kontrolünün parça değiştirmeden daha emniyetli ve özellikle ekonomik olduğunu anladığında korozyon kontrolü çalışmaları başka boyutlara atlayabilir. Ülkede çok sınırlı sayıda yetişmiş korozyon uzmanları ne yazık ki aktif olarak kullanılamamaktadır. Bu da yeni uzmanlar yetişmesinin önemli engeldir.
Devlete düşen görev, devlet korozyon kontrolünü yaygınlaştıracak ve ekonomik kayıpları azaltacak adımları atmamaktadır. Oysa devlet yönetmeliklerde korozyonu korumaya önem veren değişiklikler yaparak, gelişmiş uygulamaların kullanımını teşvik ederek, korozyondan korunma konusunda yeni yol gösterici standartlar geliştirme çabalarına katılarak korozyon kayıplarımıza daha etkin dur diyebilir.
Yönlendirdiği büyük yatırımlarda korozyon kayıplarını önleme konusunda daha titiz ve bilinçli davranırsa sanayimiz de bunu örnek alacaktır.
Sonuçta metal kullanımından kaçınamayız. Korozyon da metalin kanseridir. Korozyon başta insan olmak üzere tüm canlılar için ortak tehlike ve çevre için de tahrip edici ve kirleticidir. Korozyonu tamamen ortadan kaldıramayız fakat kontrol altına alabilir, tahribatı azaltabiliriz. Bu mücadelede bilinçli olmak ve organize hareket etmek şarttır. Bilim insanı, sanayici, devlet ve en önemlisi birey olarak tehlikenin büyüklüğünü anlamamız korozyonla mücadelede en önemli adımdır. Korozyonla mücadelede bilinçli bilinçsizlik kırılmalıdır.
Bilinçlenmek hayati öneme sahiptir.