TR|EN
Güncel
Steelorbis
Depreme Dayanıklı Binalar
E-Bülten Aboneliği
Tevfik Seno Arda Lisesi
Yayınlar > Çelik Yapılar
Sayı: 39 - Nisan 2014

Söyleşi


Mimar Alişan ÇIRAKOĞLU: "Çelik Yapı Biraz Niş Bir Alan Diye Düşünülüyor"

Çelik yapıyı çok önemsiyoruz ve aslında keşke daha çok fırsatımız olsa da çelik yapılar üzerine, daha çok deneyimlesek. Biz aslında yarışmalar kazanarak gelişmiş bir ofisiz

<b><i>Çelik malzeme ne zaman, nasıl dikkatinizi çekti?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Aslında çelik her zaman mimarların dikkatini, ilgisini çeken bir yapı tekniği, malzemesi. Daha çok hep strüktürel anlamda algılanıyor, ama biz strüktür mimariye de katkısı olan bir şey olmalı diye bakıyoruz. Çelik yapıyı çok önemsiyoruz ve aslında keşke daha çok fırsatımız olsa da çelik yapılar üzerine, daha çok deneyimlesek. Biz aslında yarışmalar kazanarak gelişmiş bir ofisiz, 2002'de Altın Portakal Film Müzesi Yarışması'nı kazandım ben, burada önerdiğimiz yapı da bir çelik yapıydı. Henüz inşa edilmedi, edilir mi bundan sonra bilmiyorum, maalesef yarışmalarda da böyle bir durum oluyor, bir film müzesi yapısıydı ve bizim orada tavrımız bir çok alanı yer altında tutup, yer üstünde esas sergileme kısmı yaratmaktı ve tümü çeliktendi. Çeliği vurgulayarak, mesela konsolları geniş tutarak, ön plana çıkarmaya çalıştık. Ama ne yazık ki inşa edilmedi. Ben çelik konusunda yeterince uzmanlık olduğuna da inanıyorum ama sektörün bir şekilde alışkanlıkları diyelim ya da katman katman bir sürü oyuncusu var, onların çok kolay yeni durumlara adapte olamaması ya da bir takım cesaretsizlikler de bunun içinde olabilir, bu sebeplerle nedense çelik biraz mesafeli durulan bir çözüm olarak kalıyor. Biz bir çok projemizde inşa edilen projelerin bir çoğunda çelik kullandık da ama ana taşıyıcı çelik yapı diyebileceğimiz ölçekte bir hale gelmedi hiç. Çelik bir çatı, bir köprü, yapının içinde kısmı, bir alan çelik konstrüksiyonla yapısal olarak da çeliği kullanarak inşa edildi ama tümü çelik bir yapı tasarlamak olmadı, isteriz böyle bir deneyim açıkçası. 
 
<b><i>Adapte olunamayan, cesaretsiz kalınan noktalar neler? Çelik yapılarda sıkıntı nerelerde yaşanıyor?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Zor kısmı işvereni ya da yatırımcıyı ikna etmek. Ondan sonrası aslında bana kalırsa kolay. Nitelikli bir yapı çıkartıyorsunuz çelikte. Çünkü çelik işin içine girdiği zaman zaten belli bir kalifiye nitelikleri taşıyan bir grupla çalışmanız gerekiyor. Mühendislik aşamasından tutun, imalatına, yerine montajına kadar betonarmede ya da konvansiyonel yapı tekniğinde daha vasıfsız elemanlarla yapılabilecek bir yapı, çelik işin içine girdiği zaman daha kalifiye bir organizasyon gerektiriyor diyelim. O yüzden de zaten çelik devam ettiğiniz sürece belli bir çizgiyi, kaliteyi sağlıyorsunuz.
 
<b><i>Mal sahibini ikna kısmında tek tartışılan ekonomi boyutu mudur?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Çoğu zaman evet. Endüstriyel yapılarda pek olmuyor, orada belli bir alışkanlık var. Örneğin şu anda bir fabrika inşaatımız sürüyor, çelikle yapılıyor, işveren de böyle istiyor. Bir hangar yapısı gibi görüyorlar fabrika yapısını, zaten bu yapılarda da mimariye ne katabileceğimiz sorgulanır tabii, geniş açıklıkları geçebilecek, hızlı üretilebilecek diye bu yapılara daha yatkın bakıyorlar. Ama burada da şöyle oluyor, iş fabrikanın idari bina kısmına gelince betonarme yapıyoruz." şimdi iş buraya gelince betonarmeye dönmenin elbette ilk akla gelen sebebi, maliyet diye düşünüyorum. Ama bazen bir ön yargı olabiliyor bu, bazen de gerçekten öyle daha maliyetli çıkabiliyor. Ya da betonarmede daha kontrollü olacağını düşünüyor olabilir, çünkü herkes de biraz daha betonarmeden anladığını düşünüyor bu ülkede. Üretim süreçlerine aşina olduğunu düşünüyorlar. Bizler bu durumda çeliği bir şekilde çatı ya da cephede, ayrıntılarda, mimarinin içine sokmayı tercih ediyoruz. 
 
<b><i>Mühendislik, imalat, montaj, malzeme gibi alanlarla sorun yaşıyor musunuz?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Çelik yapının üretimi kısmında biz mühendislik ve imalatçılardan yeterli desteği aldığımızı düşünüyorum. Burada sektör olarak bir sıkıntı olduğunu görmüyorum. "Bu işten kimse anlamıyor o yüzden yapmayalım çelik" gibi bir tepki ile hiç karşılaşmadık. Ancak projenin gelişme sürecinde tartışmalar, birimler arası konuşmalar oluyor elbette. Mesela biz çelik önerdiğimizde, "Ne gereği var, biz orayı betonarme ile de geçeriz" denebiliyor. "Zaten orada bir betonarme bir imalat yapılıyor, neden işin içine şimdi çeliği karıştırıyorsunuz" gibi bir takım yorumlar geldiği oluyor. Projemizde verdiğimiz kararlar ve seçtiğimiz malzemeler hiç bir zaman belli bir malzemeye yönelik olmuyor. Çeliği doğal olduğu için, sürdürülebilir malzemeler sınıfında gördüğümüz için, çıplak bıraktığınızda bile mimariye önemli katkısı olduğunu düşünüyoruz. Buna benzer şeyleri beton için de düşünüyoruz tabii. Betonu çıplak bırakmak konusunda nasıl karşımızdakileri bazen çok zor ikna ediyorsak, çeliğe ikna etmek de benzer şekilde zor olabiliyor. O yüzden böyle çeliğe yönlendiren anlamında değil de mimariye bakış ile ilgili durum var. Biraz daha yenilikçiye karşı mesafeli durma ya da bunun ek maliyet getireceğine inanmakla ilgili olabiliyor.
 
<b><i>Çelik malzemenin mimarlarımıza sağladığı avantajlardan hangileri sizin tasarım kararlarınızda etkili oluyor?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> İlk başta daha hafif bir yapı elemanı olması, yapının tümünü hafifleten bir unsur olması ilk aklıma gelen özelliği diyebilirim. Yapım sürelerini daraltan etkisi önemli, doğru organizasyonlar kurduğunuz zaman bunu sağlayabildiğiniz bir yapı türü. Ama doğru tedarik zincirlerini falan sağlamadığınızda bazen de tam tersi, istemediğiniz gibi bir şey de olabilir. Biz daha mimar gözüyle baktığımızda tasarıma katkısı olan bir malzeme olarak görüyoruz çeliği. En altı çizilebilecek özelliği betonarmeye kıyasla daha hafif malzeme olması ve bu hafifliğini de mimariye yansıtabilecek şekilde bir potansiyelinin olması. 
 
<b><i>"Doğru organizasyonlar kurulmazsa" dediniz, bunu biraz daha açar mısınız? Doğru organizasyon nasıl sağlanır?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Bu diğer yapı sistemleri için de gerekli ama çelikte biraz daha öne çıkıyor. Betonarmede belki çok büyük ölçekli yapılar olmasa da belli ölçekteki yapılarda, bir noktada insanlar neyi nasıl yapacağını bildiğini, deneyimleri olduğunu düşündükleri bir alan diye bakıyorlar. 
Ama çelik büyük ölçüde bu doğru organizasyonun da sağlanması için aslında proje üzerinde nerdeyse bütün detaylarıyla ve proje ölçeklerine de işte gidiş gelişlerle tasarım surecince, işte mimar işini bitirir, mühendise isi atar gibi bakmamak bütün o iç içe geçmiş süreci doğru sağlamakla ancak mümkün oluyor. Sadece projelendirme süreci değil belki ondan sonraki imalat süreçlerinden ve hatta bunların nakliyesinden tutun, malzemenin nerden sağlanacağı, yurt içinden mi yurt dışından mı, boyasından yangın önlemlerine kadar nasıl ele alınacağı ile ilgili bütün organizasyon aslında baştan en ince detayına kadar baştan düşünülerek yapılmış olması sonradan geri dönüşleri minimize etmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Ancak bu başarılabilirse bunun sayesinde ciddi anlamda yapım süreçlerini ya da maliyetleri aşağılara çekmek mümkün. 
 
<b><i>Ne önerirsiniz? Ne yapılırsa sektör gelişebilir Türkiye'de?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Önermek çok kolay değil. Biraz daha belki başka malzemelerle yapıların diğer katmanları ile bunun nasıl bir araya geldiğiyle ilgili tartışmaları ve etüdleri bir miktar yoğunlaştırmanın yolları aranabilir belki. Çünkü çelik yapı genelde kullanılan sistemi ile çelik bir karkas oluşturup üzerine de hafif bir örtü ile kaplanan bir sistem olarak görülüyor. Buna uygun bir mekan ya da yapı arayışı varsa tercih edilen bir noktaya geliyor ama aslında potansiyeli çok daha fazla. Aslında işte katlı yapılar, biraz daha karmaşık geometriler düşünüldüğünde bütün bunları aslında müthiş olanaklar sağlayan bir malzeme. İnşaat sektörünün diğer oyuncuları ile çeliğin ne tür olanaklarının olduğu ya da ne tür sıkıntıların olduğu ile ilgili çalışmaları biraz daha gündemde tutmak, bunların tartışıldığı ortamları yaratmak iyi bir geliştirici yol olacaktır. Yani çeliğin sonradan üzerine kapatılacak bir yapı elemanı olmadığı, betonarmedeki kolon kiriş sisteminin yerini tutacak bir şeyden öte aslında başka tür bir katmanlaşma içerdiği yapının ortaya çıkış sürecinde yapının genel tektoniğine de bunun yansıdığının ifade edilmesi ile ilgili mimarların ve diğer üreticilerin bir arada olduğu, belki yatırımcıların da bir arada olduğu ortamlar yaratılabilir. Bu ortamların her zaman çok formal ortamlar olması da gerekmeyebilir. Küçük buluşmalar olarak da yapılabilir, belki öğrencilerin de davet edilip tartışmalara katıldıkları ortamlar da olabilir. Ve bunlar herkesin ulaşabileceği mecralardan yayınlanabilir, internet başta olmak üzere. Biraz çelik yapılar niş bir alan diye görünüyor. Böyle olunca da doğal, insanların yaşamının bir parçası haline de gelemiyor o zaman. Böyle daha gösterişli yapılarda daha çok çelik kullanılır daha mütevazi yapılarda kullanılmaz, böyle ölçek olarak küçük yapılarda çelik gereksizdir gibi bakış açısını da çok doğru bulmuyorum. Her koşulda doğru kullanıldığında çeliğin yapıya değer katacak tarafları olduğunu düşünüyorum. Çoğu zaman projede gerektirdiği zaman burayı çelik kullansak nasıl karşılanır ya da maliyeti ne olur, mimari niyetimize nasıl katkıda bulunur diye ele alıyoruz. Her türlü iletişim kanlarlı açılabilirse bunlar da daha kolay aşılabilir. 
 
<b><i>Yurt dışındaki örnekleri nasıl buluyorsunuz?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Tek bir yapı olarak değil de Singapur ziyaretimde orada çok rafine işçilikle ve temiz bitişlerle çeliğin çok daha iyi bir yerlere geldiğini gözlemledim, bu ilginç bir deneyimdi. Tabii yapıların ölçeğinde ve ekonomilerinin kalkınmışlığından da kaynaklanıyor olabilir o bölge için. 
 
<b><i>Yüksek katlı yapılardan mı bahsediyorsunuz</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Hem yüksek katlı hem de butik, ticari yapılar ya da biraz daha kamusal kullanıma açık alanlardaki kullanıma baktığımızda tasarımın, hakkı verilerek bir tasarımın surecinden geçtiğini hissediyorsunuz, hem de imalatın çok nitelikli olduğunu görebiliyorsunuz. 
 
<b><i>Yerli çelik yapılar nasıl?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Çok başarılı çelik yapı örneklerini görüyorum aslında. Hem küçük ölçekli konut örneklerini hem de büyük ölçekli havalimanı gibi stadyumlar gibi örneklerini görüyoruz. Çok yakın bir zamanda incelediğim için biliyorum Cem Sorguç'un yakın zamanda Cihangir'de yaptığı Noxx Apartmanı oradaki geleneksel bitişik dizam doku içersindeki çelik yapı, çok güzel bir örnek bence. Belki o dokunun da gerektirdiği haklı gerekçelerle çelik bir yapı olduğu ve çeliği de dışarı vuran tasarım kararları olduğunu görüyoruz. Çok keyifli bir yapı olarak ortaya çıktı. 
 
<b><i>Sizin çelik projelerinize dönersek neleri sayabiliriz?</i></b>
<b>A. ÇIRAKOĞLU:</b> Bizim ODTU Teknokent'in içinde yapılmış bir yapımız var, ana taşıyıcısı betonarmedir ama yapının iki farklı kolonunu birbirine bağlayan köprüler ve onun üzerindeki çelik kısımlar ve ana merdivenler çelik konstrüksiyondu o yapı ilk kez çeliği yoğun olarak kullandığımız tasarımlarımızdan bir tanesiydi. şimdi inşaatı süren fabrikamız dışında Abdullah Gül Üniversitesi Kampüsü projemizde oldukça bir çeliğe yönelim oldu. Kayseri'de ve kısmen inşaatı başladı. Kampüsün içinde çok farklı işleve yönelik yapılar var, kampüs şehrin dışında boş, yeni bir alanda tasarlandı. Eğitim yapıları dışında bir çok yapılar da olacak kampus içinde. Ticari alanlar, yeme içme alanları, sosyal yapıyı destekleyecek bir sürü donatıları spor salonları, öğrenci merkezi, kütüphane, yurtlar gibi farklı işleve yönelik yapılar yer alacak. Bizim oradaki ana kurgumuzda köprü bina adını verdiğimiz bir yapı var, aslında mecazi anlamda da kullanıyoruz köprüyü, gerçek anlamına yansıyacak biçimde de kullanıyoruz. Bir vadiye oturuyor kampus, biz tabanı bir su ögesi ile vurguladık. Onun üzerinden geçen köprü yapı da sosyal yaşantıyı akademik yaşantıya bağlayan köprü gibi de anlamlar yüklüyoruz. Köprünün vurgulandığı, biraz da üniversitenin görsel imajının oluşturulduğu kısımlar ve bu köprünün üzerindeki bütün yapılar çelik olacak. Konteynırlar gibi köprünün üzerine yerleşen bloklar aslında. Bu da çelik yapıya yönlendirilen bir tasarım kararı olarak ortaya çıktı. Yani kampüsün tasarımında kendini en çok gösterecek kısmı çelik. Ayrıca kapalı spor salonunun çatısı, lojşistik merkezi gibi bir çok kampüs içindeki yapılarımızda da çeliğe yer verilecektir.
Çelik Yapılar - Sayı: 39 - Nisan 2014



© 2014 - Türk Yapısal Çelik Derneği