YER: Bilkent, Ankara
MİMARİ PROJE: YAZGAN Tasarım Mimarlık İnşaat Ticaret
STATİK PROJE: PROTA Mühendislik
GENEL YÜKLENİCİ: GALİP PROJE İnşaat
PROJE SAHİBİ: ISABEL KNAUF, PETER REDECKE, Ankara
Turuncu Ev, Ankara Bilkent’te, oldukça dik eğimli, ODTÜ ormanı ve kent manzarasına hakim bir çift parselde konumlanan 3 katlı, 1050 m2kapalı alana sahip bir villa projesidir. Villanın taşıyıcı sistemi çeliktir. Proje, işverenin başlangıçta verdiği programın üzerine “tasarımın ve konstrüksiyonun programının yazılmasıyla” şekillenmiştir. Tasarımın ve konstrüksiyonun programının yazılmasına “ilişki tasarımı” ya da “tasarım eyleminin tasarımı” da denebilir. Bina tasarımı sonlanmadan önce, strüktürel organizasyonun, yapı malzemelerinin, program elemanlarının, İşverenin taleplerinin, büyüklüklerin, arazinin, Ankara ikliminin ve habitatının, yapı standartlarının, projeye katılan tüm mimar ve mühendislerin ve daha bir çok girdinin aralarındaki esnek ilişkilerin kurulmasının tasarımıdır. Amaç, tüm tasarım, üretim ve inşa süreçlerinde paylaşılabilir, net ilişkilendirilmiş, esnek, özgürleştirici, sistematik ve berrak bir mimari proje sürecinin oluşturulmasıdır. Tasarım, bu anlayışla yapıya doğru giden yolun sistematiğini kurmaktadır. Sistematik kurgu aynı zamanda binaya mimari dilini de verir. Binaya esnek-sistematik bir süreçten geçilerek varılır. İşveren’e binadan önce “ilişki tasarımının” sunulması ve kabul ettirilmesi, esnek bir süreç izlenebileceğinin garantisi olmuş, sonuç ürün baştan belirlenmiş bir katılık içine hapsolmadan, binanın süreçte birlikte şekillendirileceği ve başlangıç fikrinin bozulmayacağı, farklı katmanların bu sistematiğe yeni ilişkilerle girebileceği, İşveren’in sürece dahil edileceği diyagramlarla gösterilmiştir. Eklemlenme bazlı “ilişki tasarımı” sadece programlar ve strüktür arasında değil, aynı zamanda çizimle mimar, mimarla işveren ve işverenle çizim arasında da kurulmuş oldu. Ayrıca, inşaat sürecinde şantiyedeki ekibe de yol gösterici sistematikler belirlenmiş oldu. Hatta kurulan ilişki inşaatı bazı hataları da absorbe etmeye yaradı.
Buna göre; her birim (oda) ayrıştırıldı, ayrı birer bina gibi ele alındı, otonomisi sağlandı, ihtiyaca göre boyutlandırıldı. Örneğin mevcut bir İran halısı, yemek odasının boyutunu ve şeklini belirledi. Konstrüktif sistem de 2. boyutlandırıcı olarak belirleyici oldu, Ayrıca, tüm birimlerin çelik strüktürü 600mmx600mm’lik bir gride oturtuldu, böylece hesapta ve üretimde bir sistematiklik kazanıldı, optimizasyon yapıldı. Birimler arası ilişkiyi kuran sirkülasyon alanında ise esneklik bir boyutlandırma öngörüldü. Bu şekilde bina esnek-sistematik bir yapı kazandı. İç-dış ilişkisi birimler arasına zeminden tavan kadar yüksek camlarla kuruldu. Böylece manzarayla farklı yönlerden sürekli bir ilişki sağlanmış oldu. Cephede aquapanel sistemi kullanıldı, içeride de çift cidar yaratılarak, şaft, kapı, niş, yağmur iniş borusu, dolaplar, vb. yapıda yerlerini buldu. Çift cidar fikri evde bir avantaja dönüştürülmüş ve duruma göre evin dış duvarlarının kalınlıkları farklılaştırılmıştır. Ana şaftın geçtiği yerde 960 mm. e kadar genişlemiş, diğer kısımda derin niş yapılmış, sadece duvar olduğu durumda da 240 mm. de tutulmuştur. Duvarlar bu şekilde boyutlandırılıp programlandırılırken, 220 mm. çaplı dairesel çelik kolonlar, her birimin içinde duvarla eşit mesafede ve görünür bir şekilde duvardan kopartılarak yerleştirilmiştir. Cephe de, renk kullanımı, yatay bantların aralığı, çevre girdileri, pencerelerin fugalara denk getirilmesi gibi referanslarla oluşturuldu. Bunların yanı sıra, tüm birimleri toparlayıcı 5 metreyi aşan konsollarla uzayan, uç kısımlarında inceltilmiş bir çatı ve birimlere zeminde fon oluşturacak, evden paslanmaz çelik bir merdivenle direk içine girilebilecek, birimlerin aralarındaki boşluğu dolduran bir havuz da evin farklı parçalarını bir araya getirmiştir.
Turuncu Evde yapı sisteminin özgün yanı; yapıyı oluşturan elemanların bir araya getiriliş biçimindedir. Mimar burada esnek-sistematik ilişkiler tasarlamış, bu ilişki biçimi tüm süreci yönlendirmiş ve tüm yapı elemanlarının birlikte şekillenmesini sağlamıştır.